Herkesin severek okuduğu yazar Christine Nöstlinger soruyor: Küçükler neler düşünür? Büyükler neyi, nasıl anlar? Ülkemizde Kim Takar Salatalık Kral'ı, Konuk Değil Baş Belası, Hadi Ama Baba! gibi romanlarıyla tanınan, dünya çocuk ve gençlik edebiyatının çok ödüllü yazarlarından Christine Nöstlinger okurlarını yine hem gülümsetiyor, hem düşündürüyor. Bu kez bir çocuğun aklından geçenleri, kurduğu hayalleri, onu biçimleyen düşünceleri mizah dolu bir dille anlatan Nöstlinger, yetişkinlerin söyledikleriyle yaptıkları arasındaki çelişkileri, çocuğun gözünden, ince bir alayla yansıtıyor. Çocukluktaki gözlem gücünü ve içtenliği işleyen yazar, nesilleri bir araya getirmeyi başarırken, çocuk gerçekliğine olan yakınlığını yine ustalıkla ortaya koyuyor. Toplumsal cinsiyet ve roller konularına da eleştirel bir gözle yaklaşan roman, düşünce ve ifade özgürlüğünün çocuklukta başlayan bir hak olduğuna işaret ediyor. Rosainde'nin yaşamı ona sürekli karışanlarla dolu: Annesi, babası, büyükannesi, büyükbabası, arkadaşı Fredi... Onu eleştirip öğütler veriyorlar. Oysa, Rosalinde'nin kafasının içindekileri, düşünce ve hayallerini kimsenin okumasına olanak yok! Ve Rosalinde mutlaka kaleci olmak istiyor - Fredi'ye inat!