Behiç Ak'ın ikinci "gülümseten öykü"sü, mahalle yaşamına ve iletişime ayna tutuyor! Güneşi Bile Tamir Eden Adam adlı kitabıyla her yaştan okuru gülümseten karükatürcü, mimar, yazar ve çizer Behiç Ak, ikinci kitabında, su borularını dinleyen Alaadin Bey'in ilginç ve mizah dolu öyküsünü anlatıyor. Mahalle yaşamının, sık rastladığımız iletişim biçimlerinden "dedikodu"yla dalga geçen Behiç Ak, bir yandan da dedikodunun yaratacağı "önyargı"yı eleştiriyor. Hem topluma uyum sağlamak, hem de farklı bir birey olabilmek üzerine sevimli bir öykü kaleme alırken, karikatür tadında renkli resimlerle desteklediği kitabında, çocuklara yerel yönetimlerin işleyişleri hakkında da ipuçları veriyor. Japonya'da ve ülkemizde on binlerce çocuk tarafından okunan, oyunları Avrupa'da sergilenen, kitaplarıyla pek çok ülkede tanınan Behiç Ak'ın yeni öyküsünü her yaşta okur keyifle okuyacak. Hiç konuşmayan, ama herkesi dinleyen Alaaddin Bey'in en iyi arkadaşı, ufacık bir nokta hakkında bile saatlerce konuşabilen Memo'dur. Mahalleli, her sabah, doğuya bakan bir bankta oturup güneşin doğuşunu izleyen, her akşam da, batıya bakan bir bankta güneşin batışını izleyen merak etmektedir. Onun boş gezen, tembel biri olduğunu düşünmektedirler. Çocuklara göre, o bir casus, hatta bir uzaylıdır. Günün birinde mahallede sular kesilince, herkes Alaaddin Bey'in kim olduğunu ve ne iş yaptığını öğrenir…