Ay Sarayı, yeni Amerikan romanının en ilginç, en yetenekli yazarlarından biri sayılan Paul Auster'ın çok beğenilen bir romanı. Romanın başkişisi olan Marco Stanley Fogg, artık kıpırdamamaya, çalışmamaya, yemek yememeye ve bütün bunların doğuracağı tehlikeleri göze almaya karar verir. Böylece, nereye kadar gidebileceğini bu süreç içinde neler olup biteceğini merak eder. 60'lı yılların çocuğu olan Fogg, yorulma nedir bilmeden geçmişinin anahtarlarını arar, yazgısının temel bilmecesinin yanıtlarını bulmaya çalışır. Manhattan'ın kanyonlarından Utah'ın çöllerine yolculuk yapan Fogg, şaşırtıcı ve zengin olaylarla ve kişiliklerle karşılaşır. Roman, insanların Ay'da ilk kez yürüdükleri yaz mevsiminde başlayıp zaman içinde ileri geri hareket ederek üç kuşağı kapsar. Rastlantı ve belleğin yönlendirdiği Ay Sarayı'nda trajedi ve kefaret ödeme, lirizm ve mizah iç içedir. Bugüne kadar yayımladığı romanlarıyla yaşadığı çağın en iyi, en özgün romancılarından biri olmaya aday gösterilen ve müthiş bir hayal gücüne sahip olduğunu, daha sonra yazdığı Yükseklik Korkusu adlı romanında da kanıtlayan Paul Auster'ın en eğlenceli yapıtlarından olan Ay Sarayı'nın keyifle okunacağına inanıyoru