Mayıs, pençeleri arasına düştüğü aşka açtığı savaştan galip çıkamaz.
Sıraç ile ortasına düştükleri ateşler gitgide büyüyerek yangına dönüşmeye başladığında,
artık Mayıs da tıpkı Sıraç’ın ona olduğu gibi Sıraç’a
geri dönülemez bir şekilde âşık olur.
Her gün biraz daha büyüyen duygular,
yaklaşan tehlikenin gölgesinin üzerlerine düşmesine
engel olamaz. Mayıs bir seçim yapmak zorunda bırakılır. Güneşin onun için yeniden doğduğuna inandığı gün ise aslında karanlığın bastıracağı gün olacaktır.
Kalbimin atışları, ritmini koruyup hayatta kalabilmek için mücadele ediyordu. Karanlık her yerimi sarmıştı.
Karanlık beni kucaklamış, ışığın girebileceği tüm delikleri acının kabuklarıyla tıkamıştı. İçime doldurduğum
nefes değildi, yabancı sesten akan kelimeleri doldurup saplamıştım ciğerime. Parçalamıştı.
Parçalanmıştım.
Boynumdaki ateş kolyesi birden koparak
gerdanımdan düşüp intihar etti. (Tanıtım Bülteninden)